EKONOMİST OLDUK ÇIKTIK – HERKES EKONOMİST

Şu son günlerde bütçesini denk getirmek için indirimleri radyo-televizyon-internetten takip etmeleri, dükkan-dükkan, mağaza-mağaza, AVM, Market ve  Pazarı gezenlerin  sayısı arttı. Hatta Fırın-fırın gezen  ve Halk Ekmek kuyruklarında ucuz ekmek almak için kuyruk bekleyenler. Bundan sonra, Türkiye’de ekmek ve simit fiyatlarının belirlenmesinde yeni bir dönem başladı. Yürürlüğe giren karara göre, ekmek ve simit fiyatlarının belirlenmesinde Ticaret Bakanlığından olumlu görüş aranacak. Bu da şu demek oluyor ki, her şeye, iğneden ipleğe zam geliyor. Cebindeki parayı ay sonuna  getirmek için herkes piyasayı dolaşıp  bu sayede ekonomist oluyor. Bunun nedeni son zamanlarda yaşadığımız covid, deprem, küresel ısınma, iklim değişikliği, dolar-euro yükselişi, altının yükselişi, faizlerin yükselişi  ve petrol fiyatlarının değişimidir. Bu da iyi üretim yapamamak (Fabrikalar da üretim eksikliği, iklimden dolayı ekip-biçememek sebebi, eleman ücretleri ), depremde can kaybının yanında evlerinin başına yıkılması ve bütçelerini toparlayamaması, gereken işi zamanında ve yerinde bulunamaması ve işsiz kalması insanların bütçelerine göre alış-veriş yapmasına engel olmaktadır. Ekonomik kalkınma, Türkiye’nin hür, bağımsız, daima daha kuvvetli, daima daha refahlı Türkiye idealinin bel kemiğidir. Tam bağımsızlık ancak ekonomik bağımsızlıkla olur. Memleketimizde yapılması lâzım devletin, esas konusu çiftçiliktir. Tüketici yaşamak iyi değildir, üretici olalım ! 24. 08. 1925 ,Kastamonu Arkadaşlar, dünyada zaferlerin iki vasıtası vardır. Biri kılıç, diğeri saban. Hakiki zafer kılıçla değil, sabanla yapılandır. Milletleri vatanlarında yerleştirmenin, millete istikrar vermenin aracı sabandır, sapan, kılıç gibi değildir. O kullanıldıkça kuvvetlenir… Türk çiftçisi bir eliyle kılıcını kullanırken, diğer elindeki sapanı topraktan ayrılmadı. Eğer milletimizin çoğunluğu çiftçi olmasaydı, biz bugün dünya yüzünde bulunmayacaktık. (16. 03. 1923, Adana Çiftçileriyle Konuşma.) Mustafa Kemal Atatürk’ün dedi gibi. Aslına bakarsanız iki çeşit ekonomist vardır. Bir tarafta okumuş ekonomistler ve  bir de okumayıp fakirlikten dolayı, ayın sonunu getirmek için çabalayan ekonomistler vardır. Piyasa da okumamış ekonomistler okumuşlara taş çıkartıyor vallahi. Nerede indirim var, neresi daha ucuz, ne zaman neyi alırsam ucuz olur, onu yemeyeyim bunu yiyeyim, cebimdeki para yeter, şunu alırsam daha iyi ederim, bunu alırsam böyle olur deyip piyasayı yakından takip ediyorlar.  Bu gidişle de her şeye zam gelmeye devam edecek, çünkü küresel ısınmaya girdik mevsimler bile değişti. tarım konuşu eskiye göre üretme azalmaya başlıyor. Üretimi el birliğiyle artırmalıyız. Tarım’a önem vermeliyiz. Herkes ekonomist oluyor derken, millet bütçesini Burada kimseye okumayın demiyoruz, okuyanları öncelikle tebrik ediyor bizi daha ileri seviye getirmeleri için elinden geleni yapmalarına ve yardımcı olmalarına çok teşekkür ediyoruz. Biz burada lafın gelişi olarak söyledik. Her zaman okuyanın yanındayız. Muhterem gençler, hayat mücadeleden ibarettir. Bundan dolayı hayatta yalnız iki şey vardır.Galip olmak, mağlûp olmak. Size Türk gençliğine terk ettiğimiz ve bıraktığımız vicdanî emanet, yalnız ve daima galip olmaktır ve eminim daima galip olacaksınız… »18. 03. 1923, Tarsus’da Gençlere Konuşma. (ATATÜRK) Çalışmadan, öğrenmeden, yorulmadan rahat yaşamanın yollarını aramayı alışkanlık haline getirmiş uluslar; önce onurlarını, sonra özgürlüklerini daha sonrada geleceklerini kaybetmeye mahkumdurlar…